DÜNYA BİR KÖY OLSA?! 🌎💭

Merhaba 😏 Şu sıralar Can Dündar'ın 'Yağmurdan Sonra' adlı kitabını okuyorum. Şu sıralar dediğim bugün sabah aldım ve yarısını çabucak okudum sanırım. Kitabın arka kapağında bulunan Dünya'nın bir  köy olma efsanesine Can Dündar'ın bakış açısına çok yakın olduğumu düşünüp biraz bu konu hakkında konuşmak istedim.

Kitapta şöyle bahsediyor Can Dündar; ''Dünyanın küçük bir köye dönmesi efsanesi bana hep Bebek'te sahil kenarında poğaçalarına ve kurabiyelerine hayran olduğum pastanenin kapanıp, yerine bir Amerikan hamburgercisinin açılmasını hatırlatıyor. Yakın bir gelecekte dünyanın her köşesinde aynı marka kot giymiş insanların, aynı hamburgerleri yiyip, yanında aynı kolayı içeceklerini, çocukların aynı çizgi filmler ve aynı oyuncaklarla büyüyeceklerini ve bizim aynı şirketin bilmemizi istediği haberleri izleyip, görmemizi istemediği haberlerden bihaber olarak yaşayıp gideceğimizi düşünmek bana ürperti veriyor...''

Gerçekten de benim sık sık dile getirdiğim ve düşünmenin bile beni rahatsız ettiği tüm insanların aynılaşması konusu...

Biz bu köyün bir mahallesinde yaşıyoruz. Bize haberi veren tek bir teyze var ve her şey bu teyzeden soruluyor. Başkalarının sesini rahatça bastırabiliyor. Mahalle muhtarımız rahatsız edici derecede yüksek sesle konuşsa da pek mantıklı şeyler anlatmıyor. Yan mahalledeki büyük ağabeylere küçük boyumuzla kafa tutuyor çoğu zaman da dayak yiyoruz, sıkılıyoruz bazen, yanlış kişileri dinleyip inanıyoruz. Biz kendimizi kandırıyoruz...

Dediğim gibi, bu köy pek de güzel bir köy değil. Bazen bir topluluğa baktığımda tek insan gördüğümü hissediyorum. Hayaller aynı, hayatlar aynı. Gidilmesi hayal edilen ünüversiteler bölümler aynı. Ulan ben daha neli dondurma sevdiğimi bilmiyorum 💣😜

Kitabın yorumunu yakın zamanda paylaşırım, takipte kalın... Bana ulaşmak isteyenler Twitter'dan rahatça ulaşabilir, şu sıralar orada oldukça aktifim ve mesajlara cevap veriyorum, kendinize iyi bakın görüşmek üzere... Twitter: @Meczubunyeri 💤